Sakarya Üniversitesi (SAÜ) Tarih Öğrenci Topluluğu tarafından "19. Yüzyılda Osmanlı İmparatorluğu'nda Suç ve İspat" konferansı düzenlendi.
Fen-Edebiyat Fakültesinde gerçekleşen konferansa konuşmacı olarak katılan Anadolu Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Sedat Bingöl, Osmanlı Devleti'nde mahkemelerde cinayet olayları soruşturulurken tıbbiyeden yardım alındığını belirtti.
Dönemin tıp okullarının içinde laboratuvar olduğunu, bu laboratuvarlarda kimyasal ve fizyolojik deneylerin yapıldığını ifade eden Bingöl, şöyle konuştu:
"Mahkemelerde görünen davalarda adli tıptan da yardım alınmaya başlanmıştı. Bunun bir örneği kahveci Ahmet Efendi vakasıdır. Mahkemede Ahmet Efendi'nin cinnet geçirdiği için canına kıydığı savunması yapılınca, kendisinin hanımı kocasının cinnet geçirmediğini, tıbbiyenin bu olayı incelemesini istediğini söyler. Bunun üzerine tabipler cenazeyi mezarından çıkartarak otopsi yapıp, iç organlarını dahi muayene etmişlerdir."
Geçmişten bu yana uygulanan "olay yeri inceleme" kavramı hakkında öğrencilere bilgi veren Bingöl, Orta Çağ'da insanların suç işlediği zaman, kendileri itiraf etmediği sürece o kişinin o suçu işlediği anlaşılamadığını aktardı.
Bingöl, "Şimdi ise olaylar maddi varlıkların kanıt olarak kullanılmasından yola çıkılarak çözülebiliyor. Bugün 'olay yeri inceleme' diye bir kurum var. Bunu Osmanlı'da da görüyoruz. Cinayet yaşandığı zaman Osmanlı zabıtları gelip olaylar üzerinde inceleme yapıp, olay yerinin resmini dahi çiziyordu." diye konuştu.