PROJE OKULLARINDA NE PROJELER DÖNÜYOR!

​Tüm kamuoyunun da günlerdir şahit olduğu üzere proje okullarında içler acısı bir atama rezaleti yaşanıyor. Yeniden görevlendirilmesi yapılmayan öğretmenler dolayısıyla kamu ve eğitim çalışanlarının vicdanı öylesine yaralı ve rahatsız ki, okullarda öğrenciler dahi “Öğretmenime dokunma, öğretmenlerimizi geri istiyoruz!” eylemleri yapıyor. Yani ülkemizin en köklü okullarında öğretmenlerimiz üzgün, motivasyonu kalmamış ve öğrencilerimiz daha bu yaşlarda “Bu nasıl bir adalet!” sorgulamaları içerisinde geleceğe dair umutlarını kaybetmiş vaziyette.
​Yaşadığımız kentte de durum hiç farklı değil. Her proje okulunda onlarca öğretmenimiz büyük bir hayal kırıklığı içerisinde ne yapacaklarını bilemez durumda olması ayrı, bir de yeniden görevlendirilmedikleri için adeta yetersiz öğretmenler durumuna düşürüldü. Bazılarının eşleri ve özellikle de çocukları “Sen kötü bir öğretmen olduğun için mi görevinden alındın?” soruları karşısında itibar suikastlerine maruz bırakıldı ve bu noktada süreç haysiyet cellatlığına dönüştü. Hatta yandaşlıkta ve itibar tetikçiliğinde meşhur bir gazeteci “Bu öğretmenlerin başarısız, yerlerine atanan öğretmenlerin de başarılı olduğu için bu kaderi yaşadığını iddia etti.
Oysa küçük hesaplar, sendikal yandaşlık, eş dost ricası, siyasi baskılar ve okul içerisinde idarecilerle birazcık ters düşenlere karşı okul müdürünün intikamına dair acımasız bir hikaye okuyoruz bugün. Öyle ki Körfez ilçemizde bir proje okulunda yeniden görevlendirilmeyen öğretmenlerimizin yerine atanan öğretmenlerin okul müdürünün eşinin üstüne kayıtlı bir etüt merkezinde çalışan öğretmenler olduğu ve bu sayede okuldan etüt merkezine daha rahat öğrenci yönlendirilebilmesi için bu kıyımın yapıldığı iddia ediliyor.
İzmit’te de birçok proje okulunda kıyımlar yapılırken bazı sendikaların “Sendika il yöneticisinin eşini kendi çalıştığı proje okuluna aldıracak kadar!” bu sürece nasıl müdahale ettiğini de duyuyoruz. Yine bu noktada proje okullarına idareci atamalarında yaşanan sendikal yandaşlık ve liste savaşlarında pazarlıklar zaten herkesin malumu…
Velhasıl ilimizde ve ülkemizde yaşanan, öğrencilerimizin bile vicdanında derin yaralar ve travmalar yaratan bu atamaların arka planında ne projeler dönmüş ne entrikalar ne vicdansızlıklar… Ancak tüm kamuoyu bilsin ki, Hürriyetçi Eğitim Sen gerek ilimizde gerekse ülkemizin her bucağında bu rezaletin peşini bırakmayacak ve her türlü hukuki mücadelenin mümessili ve takipçisi olacaktır. Bundan hiç kimsenin şüphesi olmasın. Çünkü biz, pazarlıların, yandaşlığın ve yutkunanların sendikası değil; mücadelenin, hakkın ve haykıranların sendikasıyız.
Hürriyetçi Eğitim Sen