Niyet kalpten gerçekten Allah rızası için bireysel veya toplu iftar verenlerden Allah razı olsun.
Niyet bir tas çorbayla sempatik tavırlar sergileyip gövde gösterisi yaparak esir bırakmayı düşünenlere de yazıklar olsun.!
Yapılan yardımlar, verilen yemekler, Allah rızası içinse bunu gerçekten kalpten yapanlardan Allah binlerce kez razı olsun. Kişi hangi kategoride olduğunu anlamak istiyorsa önce kendisini sorgulaması gerekir. Bu tip konularda isimlere, kişilere, topluluklara takılmak hiç adetim değildir. Her anlamda benim ilgimi çeken kişiler değil olaylar ve kendi gördüklerimdir. Aslında benim gördüğümü herkes görüyor olsa da çoğu zaman dile getirmek sanırım korku veriyor. Atasözünde belirtildiği gibi, Görünen köy klavuz istemez!
Ramazan ayında iftar yemekleri verilmesiyle başlayan israf yine aldı başını gidiyor. Her Ramazan ayında çoğu zaman gösteriş olsun diye tabakların ağzına kadar dolu olması, masaların donatılmasıyla başını alıp giden israfa acı ama gerçek dur demek yine mümkün olmuyor.
Yazıktır, günahtır yiyen var, yiyemeyen var, desek bile iftar sonralarında israf ve samimiyetsizlikler kol geziyor. Bunu anlamak çok zor olmuyor. Samimiyetsizliği anlamak kolay olduğu gibi gerçekten samimi olanları da ayırt etmek mümkün oluyor.
Niyetleri sadece kendi çıkarlarına göre derleyip toparlayarak kılıfına uyduranları, içten pazarlıklı olanları, bir kaşık çorbayı yatırım olarak görenleri görünce midem bulanıyor. Bir insanın yaptıklarıyla yaşadıkları, ağzından çıkanlarla kalbinden geçirdikleri bir olmayınca içtenlik ve samimiyet yok oluyor. Samimiyet olmayan topluluklarda güvensizlik, dedikodu, çekememezlik, fitne ve fesatlık bir virüs gibi her şeyin başında geliyor.
Herkesin “verdiği, vereceği”, “tuttuğu, tutmadığı orucu”, “kıldığı, kılmadığı namazı” sadece kendisini ilgilendiriyor olsa da yinede gösterişten uzak samimi olmak gerekir. Ne olursa yapılan bir iyiliği desinler, görsünler diye değil, Allah rızası için yapmak gerekiyor.
Niyeti kötü olan insandan değil, niyetinin kötü olduğunu gizleyen insandan kork. “Mevlana”