BURSA (AA) - Hür Dava Partisi (HÜDA PAR) Genel Başkanı Zekeriya Yapıcıoğlu, "Körfez'de sular yeniden ısındırılıyor. 100 küsur milyar dolarlık silahı Suudi Arabistan'a sattıktan sonra Suudi Arabistan ile Katar arası gerildi. Dün basına bir haber düştü. Katar'a da 12 milyar dolarlık savaş uçağı satılmış. Bu oyunu ne zamana kadar tekrar tekrar yaşayacağız?" dedi.
Partisinin Bursa İl Başkanlığı tarafından bir düğün salonunda düzenlenen iftara katılan Yapıcıoğlu, burada yaptığı konuşmada, ramazanın insanları bir araya getirdiğini söyledi.
Bu manevi ayda Musul'da birkaç gün önce sivil insanların üstüne fosfor bombalarıyla saldırı düzenlendiğini hatırlatan Yapıcıoğlu, insan hakları gözleme heyetleriyle Birleşmiş Milletlerin bile bunu duyurmak durumunda kaldığını aktardı.
Birleşmiş Milletlerin verdiği rakamlara göre son aylarda DEAŞ'a karşı mücadele edildiği iddiasıyla Rakka'ya yapılan saldırılarda da çok sayıda sivilin hayatını kaybettiğini belirten Yapıcıoğlu, "Musul'daki saldırının gerekçesiyle Rakka'daki saldırıların gerekçesi aşağı yukarı birbirine benziyor. Ümmetin içinden birileri kendisini yetkili addederek sanki çok iş yapmış gibi ümmetin topraklarını fethetmeye kalkıyor. Sonra birileri de çıkıyor Amerika veya Rusya ya da başka bir ülke gibi güya o Müslümanların birbirinden fethettiği toprakları ve oradaki insanları kurtarmak için gelip tepemize bombalar yağdırıyorlar. Allah şuur, basiret ve akıl versin. Birbirimizin haklarını çiğnemeye devam ettiğimiz müddetçe, kardeş nazarıyla bakmadığımız müddetçe, sorunlarımızı şiddetle çözebileceğimizi zannettiğimiz müddetçe bizi birbirimizin aleyhinde kışkırtıp kullanacaklar." diye konuştu.
Yapıcıoğlu, 1990 yılındaki Körfez Savaşı'na benzer senaryoların şimdi yeniden sahneye konulmaya çalışıldığını belirterek, şunları kaydetti:
"Körfezde sular yeniden ısındırılıyor. 100 küsur milyar dolarlık silahı Suudi Arabistan'a sattıktan ve anlaşmalardan sonra Suudi Arabistan ile Katar arası gerildi. Dün basına bir haber düştü. Katar'a da 12 milyar dolarlık savaş uçağı satılmış. Biz bu oyunu ne zamana kadar tekrar tekrar yaşayacağız? Bizimle ilgili senaryoları birbirinin kopyası olarak yazdıkları halde aynı tuzaklara ne zamana kadar düşmeye devam edeceğiz? Biz meselelere Allah'ın nuruyla onun kitabının bize verdiği perspektifle bakmaya başladığımız anda ancak bu oyunları fark edip bu tuzaklara düşmekten kurtulacağız."