Dünyanın birçok ülkesinde 8 Mart, “Dünya Kadınlar Günü” olarak kutlanıyor. Peki neden? Aslında kutlamadan ziyade anmayı hak eden bir tarihçesi var bu günün.
Öncelik ile tam adı Dünya Emekçi Kadınlar Günü… Dünya Emekçi Kadınlar Günü’nün tarihçesi bir faciaya dayanıyor. Her şey 8 Mart 1857 tarihinde, yani günümüzden 160 yıl önce Amerika Birleşik Devletleri’nin New York kentinde dokuma işçilerinin daha iyi çalışma koşulları istemiyle başlattığı grev ile başladı. Triangle Gömlek Fabrikası’ndaki grevde polisin çalışanlara karşı güç kullandığı iddia edildi. Bu esnada fabrikada yangın çıktı. Yangının nedeni hiçbir zaman öğrenilemedi. İçeride bulunanlar da dışarı çıkamadı. Kapıların kilitli olduğu, 9. Kattakilere haber ulaştırılamadığı, yangın merdiveninin çöktüğü gibi birçok iddia ortaya atıldı. Sonuçta, yaşanan faciada, aralarında 12-13 yaşındaki çocukların da olduğu 120’den fazla kadın ile 20’den fazla erkek can verdi. İşçilerin cenaze törenine 10 binden fazla kişi katıldı.
Emekçi Kadınlar Günü
New York’taki bu faciadan tam 53 yıl sonra sosyalist kadınlar Danimarka’nın Kopenhag şehrinde bir araya geldi. Alman Sosyal Demokrat Parti liderlerinden Clara Zetkin’in, yaşananlara ilişkin olarak, “Bu olay Dünya Kadınlar günü olarak anılsın!” önerisi oybirliği ile kabul edildi. Başlangıçta kesin bir tarih belirtilmeden bahar aylarında anılan gün, 1921 yılında Moskova’da yapılan Uluslararası Kadınlar Konferansı’nda hem tarih hem de ismi ile netlik kazandı. Adı “Dünya Emekçi Kadınlar Günü”, tarih olarak da facianın yaşandığı fabrikadaki grevin başladığı tarih olan 8 Mart belirlendi. Yaşananlardan 120 yıl sonra Birleşmiş Milletler, 16 Aralık 1977’de 8 Mart’ın “Dünya Kadınlar Günü” olarak anılmasını kabul etti.
