Günümüzün en yaygın sektörleri arasına giren inşaat sektörüne girmeyen kalmadı. Önceden beş parmağı geçmeyen inşaat firmaları her geçen gün çoğalıyor. Kimi görsek inşaat yaptırıyor. Anlayacağınız son zamanlarda durgunluk yaşasa da inşaat işi günümüzün en gözde meslekleri arasına girmiş oldu.
Aslına bakacak olursak bu sektör para kazanmak, nam yapmak için önemli olduğu kadar iş güvenliği açısından da büyük önem arz ediyor.
Hala inşaatta çalışan işçilerin hiçbir iş güvenlik önlemi alınmadan iskelelerin üzerinde cambaz gibi çalışanları görüyor olmamız denetimlerin yetersizliğini gözler önüne seriyor. Yaşanan iş kazası olmuyor mu? Elbette oluyor ancak nedense sırra kadem basıyor.
Bizi sırra kadem bastığı düşünülen kısmı ilgilendirmiyor. Bizi ilgilendiren iş güvenliği ve yapılan denetimlerdir. İnşaat firmaları arasında iş güvenliğine gerçekten işçi sağlığını korumak adına önem verenler, uygulayanlar, düzenli uygulatanların yanı sıra iş güvenliğini sadece uyarı levha asmak olarak görenler olarak ikiye ayırabiliriz.
İnşaatlarda tedbirsizlikten, işgüzarlıktan kaynaklanan hatalar ölümlü kazaları veya bir ömür boyu sakat kalmayı beraberinde getiriyor olsa da alınması gereken önlemler konusunda duyarsızlık almış başını gidiyor.
Bu durumda inşaatlarda ve iş yerlerinde iş sağlığı ve güvenliğinin sağlanması için alınması gereken önlemler ve uygulanması gereken hususlar Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafından belirtilen kurallara uygun olması kadar düzenli uygulanıyor olması önem arz ediyor.
Günümüzde inşaatta çalışan işçilerin kurulan iskelelerin üzerinde hiçbir iş güvenliği önlemi almadan cambaz gibi çalışmaları yaşanan iş kazalarından hala ders alınmadığını gözler önüne seriyor.
Çoğu zaman şahit olduğumuz inşaat işçileri inşaat alanında kask olmadan, koruma halatları olmadan tehlikeli alanlarda işlerini yapıyorlar. İnşaatlarda çalışacak işçilerin öncelikle iş güvenliği eğitimlerinden geçirilmesi, akabinde de inşaatta iş güvenliği ile ilgili tedbirlerin alınması gerekirken bu kurallar evrak ve uyarıcı levhalar üzerinde kalıp bence pek dikkate alınmıyor.
İnşaat alanları oluşturulurken ve yapımına başlandığı anda baret, halat ve işçilerin düşmesini önleyecek parçalanmış naylon değil? Filelerin kurulması gerekiyor. Kurulacak iskelenin raf kısmında yağmurdan ıslanıp yosun tutmuş kalaslar yerine vidalanabilen metal portatif rafların olması gerekiyor.
İskeleye çıkıp çalışan işçilerin emniyet kemerleri ve paraşüt ipinin olması gerekiyor. İskelenin olası bir durumdan kaynaklı yıkılması durumunda bu paraşüt ipini çeken işçiler yere düşmeden havada asılı kalabilerek canlarını kurtarabiliyorlar. Hayatlarını kaybeden, sakat kalanların iş kazası rakamları çıkarılmış olsa paraşüt kullanılmadığı da meydana çıkacaktır.
Önemi yüksek olan bir diğer koruma malzemesi de baret. İşçilerin kesinlikle baret takmaları, çelik uçlu diye adlandırılan ayakkabılar kullanılmalı ve inşaatta çalıştıklarını belli edecek kıyafetler ve özellikle fosforlu yeleklerin olması gerekiyor. Meydana gelen inşaat kazalarının temel sorunu bence eğitimsizlik ve işgüzarlıktır.
İnşaat sayısı çok oluşundan denetmenlerin yetersiz kaldığını düşünecek olursak aslında biz vatandaşlarda birer denetmen olduğumuzu unutmamamız gerekiyor. Bildiğiniz üzere 15 Kasım 2010 tarihinde hizmete giren Çalışma ve Sosyal Güvenlik ücretsiz olan iletişim Merkez numarası Alo 170 arayarak bilgileri doğru vermemiz meydana gelebilecek iş kazalarında hayat kurtarmak için yeterli olacaktır.
İnşaat sektörü içinde olup işin ciddiyetini bilmeyenlerin işini titizlikle yaparak kurallara uyanların sektör içinde zarar görmesine müsaade etmeyelim. İşini düzgün yapanlarla kural tanımadan gelişi güzel yapanları ayırt ederek düzgün yapanlarında tebrik edelim.